SAHAJA YOGA

Sahaja Yoga, dünyamızın huzur ve barışa en çok ihtiyaç duyduğu günümüzün modern çağında, Shri Mataji Nirmala Devi tarafından insanlara armağan edilmiştir. Her insan kendi içinde, köklerinde yatan huzuru ve mutluluğu yaşama şansına sahiptir. Bu şekilde, bireylerin içlerinden kaynaklanarak gelişen huzur, yayılarak aile, toplum, ülkeler ve nihayet dünyamız için gerçek barışın, kaynağı olarak belirmektedir.
Dünya barışından, milletlerin bütünleşmesinden bahsettiğimiz zaman, her birimiz kendi içimizde buzurlu olup olmadığımızın cevabını vermeliyiz.
Sahaja Yoga bugün 65 farklı milletten yüz binlerce insan tarafından uygulanmakta ve bunun sonucunda bireylerin göstermiş olduğu fiziksel, duygusal, akli ve ruhani ilerleme her türlü dengesizlikle tehdit altında bulunan yerküremize, denge ve barışın yakın bir gelecekte hakim olacağı ümidini taşımamıza imkan sağlamaktadır.
"Sahaja" sizinle birlikte doğmuş olan, "Yoga" ise her yanı saran kutsal güç ile bütünleşmek anlamındadır. Bu bütünleşmeyi hissetmek ve onun getirdiği denge ve huzur içinde yaşamak her insanın doğuştan getirdiği bir haktır. "Sahaja" aynı zamanda kolayca, kendiliğinden olan anlamındadır. içimizde bulunan kutsal enerji "Kundalini" Sahaja Yoga ile kolayca uyandırılır ve kişi titreşimleri ellerinde hissetmeye başlar. Sahaja Yoga basit ve son derece etkili bir yoldur. Bu yolda ilerleyebilmemizin tek şartı, meditasyon yapmamızdır. Bu doküman size sadece bilgi vermek için değil, aynı zamanda meditasyonlarınızda yardımcı olması amacı ile hazırlanmıştır.
Her gün tohumların filizlenmekte, çiçeklerin açılışını, meyvelerin oluşunu görüyoruz, fakat bunların nasıl gerçekleştiğini düşünmek istemiyoruz. Bunlar gibi tam yaşamsal işlevleri gerçekleştiren bir güç var; Tanrısal Sevginin Gücü. şimdi ise kendi içimizde bulunan mekanizma ile bu gücü hissedeceğimiz zaman gelmiş bulunuyor. Bu mekanizma, ana güç kaynağına bağlanmadığı sürece işleyemiyor. Ve bizler de içimizdeki potansiyeli, yüceliği ve güzelliği bilmiyoruz, fakat bir kere bu ana güç ile bağlantı gerçekleşirse çıkacak muhteşem sonuçları hayranlık içinde izleyeceğiz.
Fetus anne rahminde iki, üç aylık iken Tanrısal Sevginin her yanı saran gücü sayesinde yayılan bilinç ışınları, onu aydınlatmak için beyinden geçerler. Beynin şekli prizmatik olduğundan onun üstüne düşen ışın demetleri farklı kanallara kırılarak yansırlar. Bu kanallar bizim içimizde aşağıdaki sinir sistemlerini oluştururlar:
1.    Sempatik Sinir Sistemi – sağ.
2.    Sempatik Sinir Sistemi – sol.
3.    Parasempatik Sinir Sistemi
4.    Merkezi Sinir Sistemi
Bu subtil enerji beyindeki merkezlerden nüfus eder ve yolu üzerinde "çakra" olarak adlandırılan altı merkezde daha,birikim bırakır. Artan enerji bundan sonra, üç buçuk sarım halinde omurga, kemiğinin altında yer alan, (Muladhara) üçgen kemiğinin içine (Sakrum kemiği) yerleşir. Bu enerji Kundalini diye bilinir. Bu canlı enerjinin temeli kendi kendisini düzenlemesi, yeniden hayat vermesi ve yükselmesidir. Kendi kendisini düzenlemesi ile hayatta devamlılığı sağlar ve korur. Yeniden hayat vermesi içindeki yenileme, iyileştirme, dengeleme ve geriye dönüşümü sağlama kapasitesidir. Yükselişi ise aklın ve efsanelerin üstüne çıkıp, kollektif bilince ulaşmasıdır.
Sempatik Sinir Sistemi – Sağ ve Sol Enerji Kanalları
Shri Mataji Nirmala Devi’nin öğretilerine ve Sahaja Yoga’da tecrübe edilenlere göre vücudun fiziksel ve metafiziksel enerji alanları dahilinde, Ay kanalı,diye adlandırılan ve vücudun sol tarafına tekabül eden arzu gücü vardır. Bu kanal insanların sol tarafında faaliyet gösterir ve bilinçli akla geçmişin hatıralarını getirir, böylece tüm faaliyetleri destekler. Bu kanal aktif kaldığı sürece insan yaşama arzusu hisseder. Bu kanal hisleri uyandırır ve beynin sağ tarafında süper-egoyu oluşturur.
Arzulan yerine getirecek bir araç olmalıdır. Arzusunu tatmin edebilmek için, bu güç Güneş kanalı olarak bilinen vücudun sağ tarafında faaliyet enerjisi şekline dönüşür. Bu fiziksel aktivite ve zekanın kanalıdır. Çalışmasının bir ürünü olarak beynin sol tarafında, bir yan ürün olarak egoyu geliştirir. Hem sağ hem de sol enerji kanalı sempatik sinir sistemi olarak kendilerini belli ederler.
Güneş kanalı analiz, rekabet, saldırganlık, vs. gibi erkeksi "Yang" niteliklerini birleştirir. Ay kanalı ise nezaket, cevap verme, uyum, sağ duyu vs. gibi dişi "Yin" niteliklerini birleştirir. Beynin iki yarımküresi zıt fakat birbirini tamamlayıcı işler üstlenir. Sağ kanalın göstergesi olan sol yarım küre düşünme, planlama, analiz gibi lineer işlemleri sağlar. Sol kanalın göstergesi sağ yarım küre ise duygular, hatıralar ve arzularla ilgilidir.
Parasempatik Sinir Sistemi
Güç arzularını gerçekleştirerek ilerlerken içsel bilgeliğini kullanarak ulaştıklarının devamlılığını da sağlamak zorundadır. Bu ortada yükselişin kanalı olarak bilinen üçüncü kanalı (Suşhumna) oluşturur. Bilgeliği sayesinde bu güç, kollektif bilinç ile tekrar bağlantı kurabilmek amacıyla yükselir. Bu subtil enerji kanalının çalışması parasempatik sinir sistemi olarak kendisini belli eder.
Aşağıda çakralarla ilgili temel bilgiler verilmiştir. Çakraların pozitif ve negatif etkilendikleri etkenler ve tıkanıklıkların nasıl açılacağı hakkında kısa olarak bazı bilgi ve yöntemler anlatılmıştır. Çakraların temizlenme yöntemleri basittir, fakat süreklilikle çalışmak ve kendimizi ruhumuza karşı olan şeylerden arındırmak için dürüst bir arzu beslememiz gereklidir. Bahsi geçen temizleme yöntemleri zaman içinde ilgili Sahaja Yoga merkezinde üretilir. Tüm bu yöntemlerde önemli olan kalpten bir, arzu ve meditasyon konumu içinde yapılmalarıdır. Bu konum ise "Düşüncesiz İdrak" konumudur. Düşüncesiz kalabilmek için aşağıdaki önerilerden faydalanabiliriz.
•    Her meditasyona kendi özbenliğinizi hissedebilmek için olan set bir arzu ile başlayın.
•    Düşünceler geldikçe sadece onların gelip geçmelerini seyredin.
•    Düşüncenin içine girip onunla beraber hareket etmeyin. Bırakın gelip geçsinler ve siz hep affedin. Bir süre sonra düşüncelerin gelme sıklığı azalacaktır ve düşüncesizliği hissedebilirsiniz.
•    Gün içindeki problem ve sıkıntılarınızı, size zarar veren her şeyi unutun. Gerçekte sadece saf Ruh olduğunuzu hatırlayın. İçinizdeki sevgi ve şefkatin genişlemesini arzulayın.
•    Serin vibrasyon taşıyan ve Ruh’u besleyen müzikler eşliğinde de meditasyon yapmak, düşüncelerin durmasına yardım eder.
•    Düşüncesiz kalmak kendini kaybedip, refleksif hareketler içindeki bir trans konumu değil, aksine kendimizin tamamı ile farkında olduğumuz bir uyanıklık konumudur. Bu yüzden de bu konum düşüncesiz idrak olarak adlandırılır. (Nirvichara Samadhi)
•    Düşüncesiz konum, düşünceyi tamamen kaybetmek değildir. İstediğimiz takdirde düşünebiliriz. Elde ettiğimiz "Düşüncesiz İdrak" konumu sayesinde düşüncelerimiz daha saf ve berrak olur. Bunun sonucunda da saf ve berraklaşmış olan düşüncelerimizin gücünü günlük hayatımızda deneyimlemeye başlarız.

Cevapla

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Required fields are marked *

*