Evrensel, 27/12/2007
Aleviler ‘Tatort’u protesto edecek
Haber Merkezi
ARD’de yayınlanan ‘Tatort’ dizisinde Alevilere karşı önyargılı sahnelerin yer alması birçok çevreden tepki gördü. AABF, Cumartesi günü eylem yapacak. Alman Birinci Kanalı ARD’de 23 Aralık Pazar günü yayınlanan “Tatort” dizisinin “Wem Ehre Gebürt” (Namusuna Layık Olmak) adıyla yayınlanan bölümde, bazı gerici çevreler tarafından Alevilere karşı yüzyıllardır sürdürülen önyargıların kullanılması, Alevi toplumu başta olmak üzere bir çok kesimin tepkisi çekti. Başrolünü sinema oyuncusu Mehmet Kurtuluş’un oynadığı, Hilmi Sözer, Aylin Tezel, Azad Çelik ve Hakan Çelik’in rol aldığı polisiye dizinin son bölümünde, “Alevi bir babanın kızına tecavüz etmesi” ve kızın “Sünni inançlı eniştesine sığınıp kendini tamamen dine vermesi” konu ediliyordu.
Protesto edildi
Alevilere karşı önyargıları ve düşmanlığı körükleyen dizinin yayınlanmasından hemen sonra, Hamburg’daki Alevi örgütleri, Kuzey Almanya Televizyonu NDR’in önünde bir gösteri düzenleyerek ilk tepkilerini gösterdiler. 200’den fazla kişinin katıldığı gösteri sırasında bir konuşma yapan AABF Genel Sekreteri Ali Ertan Toprak, söz konusu bölümün Alevi aile yapısını anlatmadığını, gerçek ile hiçbir ilgisinin olmadığını ve iftiralardan ibaret olduğunu belirterek yayından kaldırılmasını talep etti. Beş saat süren eylem kapsamında NDR Film Programları Temsilcisi Thomas Schreiber, idari temsilci Dieter Hütterott ve Tatort redaktörlerinden Doris J. Heinze, Alevi örgütlerinin temsilcileriyle bir araya geldiler. Basına kapalı görüşmenin ardından NDR yetkilileri tarafından yapılan açıklamada, Alevi toplumunun filme karşı tepkilerinin ciddiye alındığı belirtildi ve devamla şöyle denildi: “Filmde amacımız, Alevilere karşı var olan önyargıları güçlendirmek değil. Bu filmde herhangi bir inanç grubunu aşağılama amacı gütmedik. Bu bir polisiye filmdir. Söz konusu olay dünyanın her yerinde yaşanabilir. Filmde baş komiser rolünde oynayan kişi de Alevidir. Bu tür önyargılar olumlu çalışmayı gölgelemektedir.” NDR yetkililerinin ayrıca, filmden önce “Bu filmde amacımız, Alevilere karşı var olan önyargıları güçlendirmek değil” şeklinde bir altyazı geçeceği belirtildi. Bu açıklamadan sonra ve dizinin yayınlanmasından önce söz konusu “düzeltici cümle” 8-10 saniye boyunca gösterildi. AABF Genel Sekreteri Toprak, bunun Almanya tarihinde bir ilk olduğunu belirtti.
Önyargılar öne çıkarılıyor
AABF Genel Sekreteri Toprak ise yaptığı açıklamada “Alevilere karşı var olan önyargılar bu filmde de öne çıkıyor. Alevi toplumu rencide edilmiştir. Biz de bu devlete televizyon vergisi veren bir toplumuz. Vergilerimizle bizi aşağılayamazlar. Protestolarımızı sürdüreceğiz” dedi. AABF tarafından yapılan yazılı açıklamada, “Alevi toplumu yüzyıllardır Anadolu topraklarında Osmanlı Şeyhülislamlarının fetvalarıyla aşağılanmış, horlanmış hak etmedikleri uygulamalara ve iftiralara maruz kalmıştır. Toplumumuzun Osmanlı ulemalarının iftiralarına benzer bir iftirayla Almanya’da karşı karşıya kalması bizi derinden üzmüştür. Dizide Alevi olarak gösterilen bir babanın kızına tecavüz etmesi ve bu aşağılık tavrın Alevilere yönelik devam eden ‘mum söndü’ olayını çağrıştırması bizi derinden yaralamıştır. Dizinin durdurulması için yaptığımız girişimlere ARD ve NRD yetkilileri ‘hayır’ cevabı vermişlerdir. Binlerce Alevinin dizinin durdurulması için yaptığı başvurular sonuçsuz kalmıştır” denildi.
Öte yandan, Berlin Anadolu Alevi Kültür Merkezi’nin NDR hakkında “halkı kışkırttığı” gerekçesiyle suç duyurusunda bulunması üzerine, Berlin Eyalet Kriminal Dairesi konuyla ilgili soruşturma başlattı. Ayrıca bugünden itibaren Almanya’nın bir çok kentinde Alevi dernekleri tarafından “Tatort”a karşı suç duyurusu yapılacak.
Köln’de merkezi eylem yapılacak
“Tatort” dizisinde Alevilerin rencide edilmesine tepki gösteren AABF, önümüzdeki cumartesi günü Köln’de merkezi bir gösteri gerçekleştirme kararı aldı. AABF yönetim kurulu üyeleri ve bölge temsilcilerinin katıldığı toplantıda alınan kararla miting 30 Aralık 2007 Pazar günü Köln’de yapılacak. Miting saat 13.00’de Köln Dom Kilisesinin önünde başlayacak. Ayrıca Cumartesi gününe kadar değişik kentlerde ARD binaları önünde eylemler düzenlenecek.
Görüşler
Sol Parti Milletvekili Hüseyin Kenan Aydın: Alevilere karşı yüzyıllardır devam eden yalan-yanlış iftiraları ve önyargıları arttırabilecek, suçu ve suç işleyeni bir inançla ilişkilendiren film; art niyetli, kültürler ve inançlar arası düşmanlık yaratmaya, sansasyon üzerinden reklam yapmaya hizmet eden bir anlayışın ürünü değilse eğer, büyük bir cahillikten kaynaklanmaktadır. Demokrasinin vazgeçilmez bir parçası olan basın özgürlüğü ve sanatsal yaratım özgürlüğüne inanan ve savunan biri olarak, ARD yöneticilerini daha sorumlu davranmaya ve yaptıkları yanlışı telafi edecek programlar üretmeye çağırıyorum.
Demokratik İşçi Dernekleri Federasyonu (DİDF) Genel Başkanı Hüseyin Avgan: Hiç bir şekilde gerçekliği olmayan bir durumdan yola çıkarak Alevilere karşı yıllardır kullanılan klişelerin sanat adına yeniden gündeme getirilmesi kesinlikle kabul edilebilecek bir durum değil. Alevi inancından olan insanlara karşı önyargıları körüklemeyi amaçlayan “Tatort” adlı dizinin “Wem Ehre gebührt-Namusuma Layık Olmak” bölümünde inancı rencide edilen Alevilerden özür dilenmesini istiyoruz.
Fransa Alevi Birlikleri Federasyonu (FUAF): Örgüt olarak 29 Aralık’ta düzenlenen Köln mitingini destekliyoruz. FUAF olarak, ARD ve NRD Televizyon yetkililerinin Alevilere yönelik rencide edici tutumunu şiddetle kınıyoruz.
Alevi Akademisi Başkanı Mustafa Düzgün: “Tatort” adlı dizinin “Wem Ehre gebührt-Namusuma Layık Olmak” adlı bölümü aracılığıyla “Basın meslek ilkeleri” içinde yer alan maddelerden, “…genel ahlak anlayışını, din duygularını, aile kurumunun temel dayanaklarını sarsıcı ya da incitici yayın yapılamaz” ilkesini, açıkça hakaret ederek çiğnemişlerdir. NDR ve ARD televizyon kanallarının sergilemiş oldukları bu tavrı esefle karşıladığımızı belirtir, Alevilerden de derhal özür dilemeleri ve “Tatort” adlı polisiye dizisinin “Wem Ehre gebührt-Namusuma Layık Olmak” adlı bölümünün bir daha yayınlanmaması yönünde açık beyanda bulunmaları başlıca isteğimizdir.
ATT Genel Başkan Yardımcısı Şeref Erkayhan: 8 milyon izleyiciye ulaşan bir yapım olan Tatort dizisinde, bir konunun bu denli önyargılara dayanarak işlenmesi ARD ve NDR’in uyum konusundaki samimiyetsizliğini göstermektedir. Kamuya ait televizyonlar bu gibi hataların bir daha gerçekleşmemesi için farklı inanç gruplarından oluşan uzmanların yer aldığı danışmanlar grubu kurmalı ve buna benzer yapımlar öncesi bu kesimlerin fikri alınmalıdır. Bu gibi dizilerde rol alan sanatçılarımızın da farklı inanç gruplarının hassas olduğu noktaları dikkate almaları etkili olacaktır
Avrupa Dersim Dernekleri Federasyonu Başkanı Yaşar Kaya: „Wem Ehre gebührt“ dizisi adeta yüzlerce yıldır Alevilere yapılan bu haksız ve mesnetsiz iftirayı haklı göstermektedir. Daha da korkunç olanı ise, mağdurun kurtuluşu Sünni eniştesine sığınıp, türbana bürünmede aramasıdır. “Wem Ehre gebührt”, “mum söndü”nün Almanca versiyonudur. Yayın yapabilmesi için bizlerin de vergi verdiği bir TV kanalında, bizleri karalayan ve hakkımızdaki önyargıları güçlendiren girişimlere karşı sessiz kalmayacağız. Avrupa’da örgütlenen protestolara aktif katılarak hakkımızı demokratik ve uygar bir tarzda arayacağız. NDR Televizyonu hakkında dava açacağız.