Ankaralılar bu haberi neden atladı?

Türkiye gündeminin ilk sıralarında yer alan “Alevilik” mevzuu geçtiğimiz Salı günü Ankara’da çok mühim şahsiyetler tarafından masaya yatırıldı. Gaziosmanpaşa’da ki Avrupa Birliği Delegasyonu’nun Türkiye Temsilciliği binasında gerçekleşen görüşmenin bir tarafı Avrupalı 11 parlamenter, diğer tarafı Türkiye’de ki alevi vakıf ve derneklerinin başkanları. Yaklaşık bir buçuk saat süren bu önemli görüşmeyi tesadüfen Cem Vakfı Başkanı Prof. Dr. İzzetin Doğan’dan öğrendim. Doğan’ın görüşme ile ilgili ayrıntılarını dinledikten sonra, gün boyu haber takip eden bir gazeteci haklılığı ile sordum: “Peki Hocam böylesine önemli bir görüşme neden basına kapalı yapıldı?”

Soruma, “Yok canım. Toplantı tümüyle basına açıktı. Benim de anlayamadığım Ankara’da ki bir tek gazetecinin ya da televizyoncunun bu görüşmeye ilgi göstermemesi. Basına bir gün evvelinden haber de verdik üstelik. Hem Cem Vakfı tarafından, hem de AB Delegasyonu tarafından gazeteler, televizyonlar tek tek arandı. Kaldı ki, Salı günü toplantının yapıldığı binanın önünde Ankara Emniyet Müdürlüğü tarafından geniş güvenlik önlemleri alınmıştı. 100’den fazla polis toplantının sonuna kadar görev yaptı. Demek istiyorum ki, biz gazetecilere haber vermemiş dahi olsak, kentin en işlek bölgesinde, üstelik de AB’nin Türkiye Temsilciliği önünde, “Bu kadar polisin ne işi var?” diye insan bir gazeteci olarak meraklanmaz mı?” yanıtı alınca durum bana da çok garip geldi.

Doğan’dan birkaç dakikalık izin isteyip hemen işinin ehli olan Sabah Gazetesi’nin diplomasi muhabiri arkadaşım Ceren Akdağ’ı aradım. Durumu hızlı bir şekilde aktarıp, eski bir Ankaralı gazeteci olarak yorumlamasını istedim. O da çok şaşırdı ve benimle aynı fikri paylaştığını belirterek, bana yorumunu aktardı: “Bu çok önemli bir görüşme. Bir yanlışlık olmalı. Her ne şekilde olursa olsun AB’li üyelerin Ankara’da böyle bir toplantı düzenlemesi -üstelik de konu Türkiye’nin tam göbeğindeyken- önemli bir haberdir biz diplomasi muhabirleri için. Bu durum olsa olsa iletişim kopukluğundan ya da Ankara’daki diplomasi muhabirlerinin tümünün Babacan’la birlikte son birkaç gündür Atina’da bulunmasından kaynaklıdır. Başka ne olabilir ki? ”

Neyse ne! Nihai sonuç, Ankaralı meslektaşlarım büyük haber atlamış… Avrupalı 11 siyasi partinin en yetkili isimleri, Türkiye’ye geliyor ve AB için son derece önemli olan Alevilerin Anayasal Hakları konusunda Türkiye’nin ne aşamaya geldiğini, alevi liderlere soruyor, kulis yapıyor ve aldıkları yanıtlar karşısında şoke olup ruh hallerini, “Ne yani şimdi, Hükümet ‘bu konuda çok yol kat ettik. Kanun tasarısı hazır. Her şey yolunda gidiyor. Alevi liderlerin tümüyle istişare halindeyiz’ diyerek bizi oyalıyor mu?” sözleriyle anlatmaya çalışıp, ondan sonra da doğruca hesap sormak için Bakan Cemil Çiçek’in yolunu tutuyor…

Ama biz göremiyoruz!

Üzgünüm ama Ankaralı meslektaşlarımın atladığı sadece görüşmenin içeriği değil. Atladıkları bir başka haber ise, Ankara Emniyeti’nde gizli ! Çünkü Prof. İzzettin Doğan’ı kapıda karşılayan Emniyet yetkilisi, “Hocam toplantıyla ilgili çok sayıda telefon aldık. O yüzden çok temkinliyiz. Ama siz rahat olun. Her şey yolunda” diyerek, bir şeyler ima etmeye çalışmış.

Acaba polis ne demek istemiş?