HUTBETÜ’L BEYAN

Emir’ül Müminin Hz.Ali Bin Ebi Talib aleyhisselam kendini tanıtan bir hutbesinde şöyle buyurdu:
“Bende Gayb ilminin anahtarları vardır ki onları Resülullah’tan sonra benden başkası bilemez.
Benim ilk suhufta zikredilen Zülkarneyn;
ben Süleyman’ın yüzüğünün sahibiyim;
ben güzel işlerin velisiyim;
ben sırat ve durulacak yerin sahibiyim;
ben Rabbimin emriyle Cennet ve Cehennemi bölenim;
ben ilk Adem’im;
ben ilk Nuh’um;
ben Cabbar’ın ayetiyim;
ben hakikatin esrarıyım;
ben ağaçları yapraklandıranım;
ben meyveleri kuvvetlendirip yetiştirenim;
ben suları yerden çıkaranım;
ben nehirleri akıtanım;
ben ilmin hazenadarıyım;
ben hikmetin yüce dağıyım;
ben Müminlerin Emiri’yim;
ben yakinin gözüyüm;
ben Allah’ın göklerde ve yerdeki hüccetiyim;
benim yerlere sarsan yıldırım ve zelzele;
benim hak ile gelecek olan haykırış;
benim o saat ki şüphesiz olarak geleceği halde yalanlanan;
ben ondan şüphe edilmeyen kitabım;
benim Allah’ın onlarla dua etmelerini emrettiği onun güzel isimleri;
ben Musa’nın ondan iktibas eylediği nurum;
ben Sur’un sahibiyim;
ben her mezarda yatanları kabirlerinden çıkaranım;
ben kıyamet günündeki dirilişin sahibiyim;
ben Nuh’un sahibi ve kurtarıcısıyım;
ben gökleri Rabbimin emriyle yükseltenim;
ben Ibrahim’in sahibiyim;
ben Musa’nın sırrıyım;
benim gayp aleminde ruhlara konuşan;
ben daim ve baki olan emirim;
ben tüm yaratılanlara karşı hakkın velisiyim;
benim sözünü değiştirmeyen ve yaratılmışların hesabı ona dönecek olan; benim tüm yaratılmışların emri ona aktarılan;
ben yaratıcı Ilâh’ın halifesiyim;
ben beldelerinde Allah’ın sırrı ve kulları üzerine onun hüccetiyim;
ben Allah’ın emriyim,
Ruh benim; Allah-u Teâla buyuruyor ki: “Sana ruh hakkında sorarlar, de ki: Ruh, Rabbimin emrindendir” (Isra 85.Ayet);
ben yükselen dağları sabit kılan ve akan suları yerden çıkaranım;
ben ağaçları diken ve onlardan çeşitli meyveler çıkaranım;
ben tüm güçlere sahip olanım;
ben ölüleri müjdeleyenim;
ben yağmuru indirenim;
ben Güneş’i, Ay’ı ve yıldızları ışıklandıranım;
ben Kıyamet’i koparanım;
ben kıyamet gününü başlatanım;
benim, Allah tarafından ona itaati vacip kılınan;
benim hayatta baki olup ölmeyen ve ölsem de hiçbir zaman ölü olmayan; ben saklı kalan Ilah’ın sırrıyım;
benim olan ve olacak her şeyin bilgini olan;
ben müminlerin namazı ve orucuyum;
ben müminlerin mevlası ve imamıyım;
ben ilk ve son dirilişin sahibiyim;
ben övgülerin ve özelliklerin sahibiyim;
ben yıldızların sahibiyim;
ben Allah’ın ağrı veren azabıyım;
ben ilk cabbarları helak edenim;
ben devletleri var edip yok edenim;
ben yer sarsıntılarının sahibiyim;
ben Güneş tutulmasının ve yere çöküşün sahibiyim;
ben Firavn’ların kanını bu kılıcım ile yere akıtanım;
ben yeryüzünde Allah’ın onun itaatini emretmiş olduğu kişiyim, zuhur ettiğimde beni inkar ettiler ve şanı yüce olan Allah bu durum hakkında şöyle buyurdu: “O geldiğinde, onu tanımadılar ve bu inkarları ile küfre saptılar” (Bakara 89);
ben nurların nuruyum;
ben Arş’ı temiz olanlar ile taşıyanım;
ben önceki kitapların sahibiyim;
ben Allah’ın kapısıyım, kim bunu yalanlarsa ona açılmayacak ve cennete giremeyecektir;
benim meleklerin meleklere karşı yatağına izdiham ettiği;
benim yeryüzünün tüm kısımlarında tanınan kişi;
benim Güneş’in onun için iki kere geri döndüğü;
ben Resulullah (saa) ile iki kıblede namaz kılan ve iki beyatte beyat edenim;
ben Bedir ve Huneyn (savaşları)’in sahibiyim;
benim Tûr (dağı);
benim sahifelere yazılıp neşrolunan kitap;
benim dolup taşan deniz;
benim Beyt’ül Mamur (Yedinci gökte bulunan en yüce yer);
benim, Allah’ın ona itaat etmeleri için yaratıklara çağırıda bulunduğu, bir kısmı bu çağrıyı inkar etti ve hayvanlara dönüştürüldü ve bir kısmı ise çağrıya iman etti ve buna karşılık da bağışlandı ve herkesten daha öne sürüldü;
benim Allah’ın kerametinden dolayı cennetin ve cehennemin anahtarları elinde olan;
ben Resulallah (S.M) ile yerde ve gökte beraberim;
benim hiçbir ruh daha harekete geçmeden ve hiçbir nefis nefes almadan önce tespih eden;
ben ilk asırların sahibiyim;
benim susan, konuşan ise Muhammed’dir;
ben Musa’yı denizden geçirip, Firavn’u askerleri ile denizde boğanım; ben hayvanların fısıltısını ve kuşların dilini bilenim;
benim yedi gök tabakasını ve yedi yer tabakasını, bir gözün açılıp kapanması zarfında dolaşan;
benim Isa’nın dili ile onun yerine beşikte konuşan;
benim Isa’nın arkasında namaz kılacağı kimse;
benim Sur içinde Allah’ın istediği şekilde hareket eden;
ben hidayet yolunun çerağıyım;
ben takvanın anahtarıyım;
benim son ve başlangıç,
benim kulların amellerini gören;
ben alemlerin Rabbinin emri ile göklerin ve yerin bekçisiyim;
benim hak ile hükmeden;
ben dinin diyanetçisiyim;
ben o kişiyim ki ancak velayetime bağlı olanların amelleri kabul edilecek ve ancak benim sevgim ile yapılan iyiliklerin faydası olacak;
benim felekin gidişatından haberdar olan;
ben Mikail’ in indirdiği yağmur tanelerinin ve savurduğu tozun Melik’ül Cabbar (Allah)’ın izni ile sahip olanım;
benim iki kere öldürüp iki kere dirilten;
benim her istediği şekilde zuhur eden;
ben yaratılanların sayısının ne kadar çok olsalar da ihsa edenim;
ben Rabbimin izniyle onların hesaplarını görecek olanım;
ben o kişiyim ki, nezdinde peygamberlerin kitaplardan bin tanesi var olan;
ben o kişiyim ki velayetimi bin tane ümmet inkar etti ve hepsi de hayvanlara döndürüldü;
benim ilk zamanda zikredilen ve son zamanda zuhur edecek olan;
ben zalim ve gaddarları yerlerinden çıkarıp son zamanda onlarla azap verecek olanım;
benim Yağusa, Ya’uka ve Nusra şiddetli bir azap ile ceza verecek olan (bu üç isim cahilliye devrinde putların adlarıdır. Imam hazretleri kendi devrinde yaşamış olan üç muhalifinin adlarına rumuz olarak kullanmıştır);
benim her dil ile konuşan;
benim doğularda ve batılarda tüm yaratıkların amellerine müşahit olan; ben Muhammed’in damadıyım;
ben Muhammed’im, Muhammed de benim;
ben o manayım ki, ona ne bir isim ne de bir şüphe düşer;
ben kurtuluş kapısıyım ve ‘Lâ havle velâ kuvvete illâ billâhi’l-Aliy’ul-azim’ (Güç ve Kuvvet ancak Aliyyül Azim olan Allah’tan gelir)”

Kaynakça:
El-Hafız Recep el Bersi “Meşâriku Envâr el Yakîn fi Esrâr Emîr’ül Mü’minin” S.170-172 Beyrut Bas.
Es-Seyyid Haşim el-Bahrani "Lavâmi’un-Nurâniyye"
Enis Emir “Kuran’da Ehli Beyt” S.7,8 Ayyıldız Yayınları 1995 Ankara bas.
Dr.Ömer Uluçay “Dilde ve Gönülde Hz.Ali” C.1, S.33-37 Gözde Yayınevi 1997 Ankara bas.

 

Cevapla

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Required fields are marked *

*