İbn-i Cevzi Bağdat’taki mescitlerin birinde mimberde iken (İmam Ali (as)’nin meşhur sözü olan): “Beni kaybetmeden bana istediğinizi sorunuz!” sözünü söyledi. O anda Ammar’ın karısı şöyle bir soru sordu: “Rivayet edilmiş ki: Selman’ül Fârisi vefat ettiğinde İmam Ali bir gecede onun yanına gidip techizini (cenazesini kaldırıp tekfinini yapmıştır) hazırlamıştır, doğru mu?”
İbn-i Cevzi dedi ki: “Evet, böyle rivayet edilmiştir.”
Kadın dedi ki: “İmam Ali mevcut olduğu halde Halife Osman’ın cenazesi üç gün çöplüklerde kaldı!” (Halife Osman’ın cenazesi üç gün yerde kalmış, üç gün sonra Baki mezarlığının arkasındaki Yahudi mezarlığına defnedilmişti. Bkz. Tarih’üt Tabari C.9, S.143)
İbn-i Cevzi dedi ki: “Evet, doğrudur” dedi.
Bunun üzerine kadın dedi ki: “O zaman bunlardan birisi hatalıydı”
O zaman İbn-i Cevzi kadına dedi ki: “Eğer sen kocanın izni olmadan dışarı çıkmışsan sana Allah’ın laneti olsun, yok eğer onun izniyle evden çıkmışsan ona Allah’ın laneti olsun”
Bunun üzerine kadın dedi ki: “Aişe, İmam Ali’ ye karşi onun savaşina çıktığında Peygamber (saa)’in izniyle mi çıktı, onun izni dışında mı?”
İbn-i Cevzi o anda sustu ve ne cevap vereceğini şaşirıp kaldı.
(Allame el-Meclisi “Bihâr’ül Envâr” C.29, S.647-648; Ali bin Yunus el-Beyâdi “es-Sırât’ul Müstakîm” C.1, S.218, Mektebet’il Haydariyye 1384 H. Necef Bas; el-Hatip Şeyh Muhammed Ridâ el-Hakîmi “Selüni Kable en Tefkudûni” C.2, S.56