Hz. MUHAMMED’in, Hz. ALİ HAKKINDA SÖYLEDİĞİ SÖZLERDEN BAZILARI

Kazım Balaban

1. Ali, benim ilmimin haznedarıdır.

2. Ali bendendir, ben de Ali’denim, kendi yerime ancak ben veya Ali eda edebilir.

3. Ali benden, ben de Ali’denim, kendisi de tüm müminlerin Veli’sidir.

4.Ali, benim ilmimin kapısıdır.

5. Ali benim bilgimin kapısıdır. Tebliğe memur olarak gönderdiğim şeyleri benden sonra ümmetime bildiren, açıklayan kişidir. O’nu dinleyin. O’na baş kaldırmak nifaktır.

6. Ali, benden sonra hak uğruna insanlara kılıç sallayacaktır.

7. Ali, dinin direğidir.

8. Ali hakladır, hak da Ali’yledir, ikisi Kıyamet Günü’nde havuz başına varana dek birbirinden asla ayrılmazlar.

9. Ali, ihtilaflar hakkında hüküm vermede insanların en bilgilisidir.

10. Ali, insanların ilim açısından en bilgili olanıdır

11. Ali her hususta KuraniIle Beraberdir. O Kuran dışı bir söz söylemez. Ve bir iş işlemez. Kuran da Ali’den asla ayrılmaz.

12. Ali, Kur’an’ladır, Kur’an da Ali iledir.

13. Ali, müminlerin dilediği ve uyduğu kişidir. Mal ise münafıkların dilediği şey.

14. Ali, Peygamber ashabının en çok ilim sahibi olanıdır.

15. Ali, ümmet içerisinde Allah’ın indirdikleri hakkında en çok bilgi sahibi olan kimsedir

16. Ali bin Ebî Tâlib, sizin aranızda Allah’In hükmüyle hükmetmiştir.

17. Ali bin Ebî Tâlib, benden sonra ümmetimin en bilgilisi ve ihtilaf ettikleri konularda en iyi hüküm verenidir.

18. Ali bin Ebi Talib din kapısıdır. Her kim o kapıdan içeri geçerse mümin ve her kim o kapıdan dışarı çıkarsa kafir olur.

19. Ali’nin kapısından başka mescide açılan tüm kapıları kapatmaya emrolundum, aranızda konuşanlar oldu, Allah’a yemin olsun ki ben kendimden ne açtım, ne de kapattım, ben ancak emrolunduğum şeyi yerine getirdim.

20. Ali’ye sövmeyiniz, zira Ali, Allah’ın zatına sürülmüştür.

21. Ali’yi anmak ibadettir

22. Ali’den şikâyet etmeyin; zira o, Allah’ın zâtı hakkında katıdır ve müdâra ehli değildir.

23. ’’ Ali’nin eti benim etimdir. Ali’nin canı benim canımdır. Ali’nin kanı benim kanımdır. Her kim ki Ali’yi severse, beni sever, Beni seven de Allahı sever. Her kim ki Ali’ye düşman olur, bana da düşman olur, Bana düşman olan da Allaha da düşman olur. Ali’nin dostluğunu kazanan benim dostluğumu, benim dostluğumu kazanan da Allahın dostluğunu kazanır’’ -Veda Hutbesinden-.

24. Ali’den üstün yiğit (feta), Zülfikar’dan üstün kılıç yoktur.

25. Al-i Muhammed’i tanımak Cehennem’den kurtuluştur; Al-i Muhammed’i sevmek Sırat Köprüsü’nden geçiştir; Al-i Muhammed’in velayetini kabul etmek azaptan emanda olmaktır.

26. Ali’nin dostu, benim dostum; Ali’nin düşmanı, benim düşmanımdır.

27. Ali’nin on sekiz özelliği var ki, bunların hiç biri bu ümmetten hiç kimsede yoktur.

28. Ali ve yandaşları Kıyamet gününde kurtulmuş olanlardır.

29. Ali’ye düşmanlık edene Allah düşmanlık etsin.

30. Ali’yi ancak mümin sever ve kendisini ancak münafık buğz eder.

31. Ali’yi sevmek iman, ona düşmanlık duymak nifaktır.

32. Ali’yi sevmek ateşten (Cehennemden) kurtuluştur, Ali’yi sevmek ateşin odunu yediği gibi günahları yer, Ali’yi sevmek nifaktan kurtuluştur.

33. Allah bana emretti ki, seni yaklaştırayım, sana ilim vereyim ki onunla dolasın.

34. Allah, meleklerine karşı her gün Ali’yle övünür.

35. Allahım, Ali’yi koruyanı sen koru, ona ikramda bulunana sen de ikramda bulun, onu hor göreni sen de hor gör.

36. Allahım. Dini kâmil ettiği, nimeti tamamladığı, benim peygamberliğime ve Ali’nin velâyet ve imametine razı olduğun için sana şükürler olsun.

37. Allah’ım, ben de kardeşim Musa’nın söylediğini söylüyorum: ‘Allah’ım bana Ehlimden bir vezir kıl, kardeşim Ali’yi, onunla arkamı kuvvetlendir, onu işime ortak kıl, seni bol bol tesbih edelim, seni çok analım, şüphesiz sen bizi görmektesin.

38. Allah’tan istedim ki bu belleyip kavrayan kulak senin kulağın olsun.

39. Allah-u Teala, seni kendime yaklaştırıp asla uzaklaştırmamamı ve sana öğretmemi emretmiştir. Senin de belleyip kavraman gerekmektedir. Hiç kuşkusuz, Allah senin belleyip kavramanı sağlayacaktır.

40. Bana iman edip beni doğrulayana Ali bin Ebi Talib’in velayetini tavsiye ederim. Kim onu veli edinirse beni veli edinmiş olur, beni veli edinen de Allah’ı veli edinmiş olur, onu seven beni sevmiştir, beni seven de Allah’ı sevmiştir, onu buğzeden beni buğzetmiştir, beni buğzeden de Allah’ı buğzetmiştir.

41. Bana itaat eden Allah’a itaat etmiş olur, bana isyan eden ise Allah’a isyan etmiş olur. Ali’ye itaat eden ise bana itaat etmiş olur, ona isyan eden ise bana isyan etmiş olur.

42. Ben Adem oğullarının efendisiyim, Ali de Arapların efendisidir.

43. Ben fıkıh şehriyim ve Ali de onun kapısıdır. O halde kim ilim isterse, kapıya gelsin.

44. Ben hikmet eviyim, Ali de kapısıdır.

45. Ben hikmet eviyim; Ali de o evin kapısıdır.

46. Ben hikmet şehriyim ve Ali de onun kapısıdır. O halde kim hikmet isterse, kapıya gelsin.

47. Ben ilmin kentiyim, Ali de kapısıdır.

48. Ben ilmin şehriyim, Ali de kapısıdır.

49. Ben ilim şehriyim; Ali ise kapısıdır. İlmi isteyen kimse kapıdan girmelidir.

50. Ben ilmin şehriyim, Ali kapısıdır. İlmi isteyen kapıya gelsin.

51. Ben ilim şehriyim ve Ali onun kapısıdır. Allah-u Teâlâ şöyle buyurmuştur: ‘Evlere kapılarından girin. O halde, kim ilim istiyorsa, ona kapısından girsin.

52. Ben kimin efendisi isem, Ali de onun efendisidir. Allah’ım, Ali’ye dost olana dost ol, ona düşman olana da düşman ol.

53. Ben kimin mevlası isem Ali de onun mevlasıdır.

54. Ben kimin mevlası isem, bu Ali de onun mevlasıdır. Allah’ım! Ona dost olana dost ol ve ona düşman olana düşman ol.

55. Ben, bildiğim her şeyi Ali’ye de öğrettim; o, benim ilim şehrimin kapısıdır

56. Ben Kur’ân’ın inişi üzerinde, onu kabul ettirmek için savaşmadayım; Ali ise onun te’vili için, hükmünün gereğini bildirmek için savaşır.

57. Ben, öğrendiğim her şeyi, mutlaka Ali’ye de öğrettim; o, benim ilim şehrimin kapısıdır.

58. Ben peygamberlerin Seyyidiyim, Ali de vasilerin Seyyididir. Benden sonra vasilerim 12 dir, birincisi Ali, sonuncuları el-Kaim Mehdi’dir.

59. Ben peygamberlerin sonuncusuyum, sen de ey Ali vasilerin sonuncususun.

60. Ben ve Ali, aynı ağaçtanız, insanlar ise çeşitli ağaçlardandırlar.

61. Ben ve Ali, Allah’ın yaratıklarına olan hüccetiyiz.

62. Benden sonra ümmetime ihtilâf ettikleri hususları açıklayacak olan sensin.

63. Benden sonra sünnete ve (yargılarda) hüküm verme hususunda, ümmetimin en bilgilisi Ali bin Ebî Tâlib’dir.

64. Benden sonra fitneler zuhur edecektir. O zamanı gördüğünüzde Ali bin Ebi Talib’i iltizam ediniz. Çünkü kendisi doğru ve yanlışı birbirinden ayırt edendir.

65. Benden sonra imam olarak halka doğru yolu göstermek üzere seni seçtim. Senden razı oldum.“Allah’ım O’nu seveni sev O’ na düşman olana düşman ol.

66. Benden sonra fitne (huzursuzluk ) olacaktır. Bu oldumu, Ebu Talip oğlu Ali tarafını tutun. Çünkü O bana ilk iman edendir. Kıyamettede benimle ilk dostluk edecek odur. O Sıddıık-ı Ekber’ dir. O bu ümmetin Faruk’udur. O müminlerin ulusudur, reisidir.

67. Ben kimin mevlası isem Ali’de onun mevlasıdır, özünüz doğru olarak O’na uyun …”. “Allah’ım O’nu seveni sev. O’ na düşman olana düşman ol’’.

68. Benden sonra fitneler olacaktır. Bunlar gerçekleştiğinde sizler iki şeye tutunun, Kuran’a ve Ali ibin Ebi Talib’e.

69. Bir kişi, Beyt-ül Haram’da Rükun ile Makam arasında devamlı zikir edip oruç tutsa dahi, Âl-i Muhammed’e kin duyduğu taktirde mutlaka Cehennem’e gidecektir

70. Biz Ehl-i Beyt’i ancak mü’min ve muttaki olan sever; ve bize ancak münafık ve şaki olan kin besler.

71. Biz Ehl-i Beyt’in sevgisine sarılın. Çünkü Allah’ın huzuruna bizi severek çıkan kimse, bizim şefaatimizle Cennet’e gider. Nefsimin elinde olduğu Allah’a yemin ederim ki, bizim hakkımızı tanımadıktan sonra hiçbir kulun ameli kendine bir fayda sağlamayacaktır.

72. Bu ümmetin uyarıcısı benim. Hidayete erişitiricisi de Ali’dir.

73. Bu sadıkların imamı, kafirlerin katilidir. Ona yardımcı olana yardım olunur, ondan yardımı esirgeyenden yardım esirgenir. (Hz. Muhammed, Hz. Ali’nin kolunu tutarak buyurmuşlardır.

74. Canımı elinde tutan Rabbime andolsun ki Ali ve ona uyanlar kıyamet günü kurtuluşa erenlerdendir.

75. Eğer Ali’nin Zülfekâr’ının darbesi olmasaydı, İslâm ayakta kalamazdı.

76. En iyi hüküm vereniniz Ali’dir.

77. Ey Ali, Allah senin rızana rıza, gazabına da gazap gösterir.

78. Ey Ali, ben Kuran’ın tenzili için savaştığım gibi sen de Kuran’ın tevili için savaşacaksın.

79. Ey Ali, ben ilmin şehriyim, sen ise onun kapısısın. Şehre ancak kapıdan varılır. Bir kimse beni sevdiğini söyleyip seni buğz ederse, beni sevmiyor ve yalancıdır. Zira sen bendensin ve ben de sendenim, senin etin etim, kanın kanım, ruhun ruhum, sırrıyetin sırriyetim ve senin adaletin benim adaletimdir. Sana itaat eden kişi ne saadetlidir ve sana karşı asi olan kişi ise ne bedhahtır. Seni Veliyyül emr kabul eden kazanır ve sana karşı çıkıp düşmanlık eden ise kaybeder. Sana iltizam eden kişi muradına erecektir ve seni terk eden kişi ise helak olacaktır. Senin ve senden gelecek evlatlarından olan imamların misali Nuh (as)’un gemisi gibidir. Her kim gemiye bindiyse kurtuldu ve her kim muhalefet ettiyse helak oldu. Sizin misaliniz de yıldızlar gibidir, bir yıldız kaybolduğunda Kıyamet’e kadar onun yerine başka bir yıldız (imam) doğacaktır.

80. Ey Ali, her kim sana karşı savaşırsa bana karşı savaşmıştır. Seni buğz eden, beni buğz etmiştir. Seni söven de beni sövmüştür. Çünkü sen benden nefsim gibisin. Senin ruhun ruhumdan ve tıynetin tıynetimdendir. Şanı Yüce olan Allah, seni ve beni nurundan yarattı. İkimizi seçip beni peygamberliğe ve seni de imamlığa tercih etti.

81. Ey Allahım, ondan (Ali’den) sıcak ve soğuğu gider.

82. Ey Ali, sen benim kardeşim, safiyim, vasim, vezirim ve eminimsin. Sen benden Harun’un Musa’ya olan menzilesindesin, ancak şu farkla ki, benden sonra peygamber yoktur. Her kim seni sevip ölürse, Allah o kişiye iman ve eman ile hatmedecektir. Her kim seni buğz edip ölürse, o kişiye İslam’dan bir nasip olmayacaktır.

83. Ey Ali, seni ancak mümin sever ve sana ancak münafık buğz eder.

84. Ey Ali, senin imamlığını inkar eden benim peygamberliğimi inkar etmiş olur. Ey Ali, sen benim vasim, varisim, çocuklarımın babası ve kızımın kocasısın. Senin emrin emrim ve senin nehyettiğin benim nehyettiğimdir. Beni peygamberlik ile gönderip, beni yaratılmışların en hayırlısı kılan Allah’a yemin olsun ki, sen yaratılmışların üzerine Allah’ın hüccetisin. Sen Allah’ın sırrına onun güvendiği ve yarattıkları üzerine onun halifesisin.

85. Ey Ali, ikimiz Allah’ın nurundan yaratıldık.

86. Ey Ali, razı olmaz mısın ki ben senin kardeşinim, sen de benim kardeşimsin.

87. Ey Ali, sen benden sonra ümmetin ihtilafa düseceği hususları beyan edecek kimsesin.

88. Ey Allah’ın kulları, Bu Ali’nin kanı benim kanımdır, teni benim tenimdir ve canı benim canımdır.

89. ’’Ey Ansar halkı, ona tutunduğunuz müddetçe benden sonra asla sapmayacağınız bir şeyi sizlere tavsiye edeyim mi?’’. Hz. Muhammed bu soruyu Ensara soruyor. Onlar da "Evet ey Resulullah" derler. Bunun üzerine Resulullah buyurur : "Bu, Ali’dir, beni sevdiğiniz gibi onu seviniz ve bana ikramda bulunduğunuz gibi ona ikramda bulununuz. Size söylediklerimi Cebrail vasıtasıyla Allah bana emretti.

90. Ey insanlar, fazilet, şeref ve menzilet Allah Resulü’nün ve zürriyetinin velâyetini kabul etmektedir. Öyleyse, batıl yollar sizi kapıp almasın.

91. Ey insanlar! Allah benim mevlâmdır, ben de sizin mevlânızım ve ben kimin mevlâsı isem, Ali de onun mevlâsıdır. Allah’ım, onu seveni sev, ona düşman olana düşman ol, ona yardım edene yardım et, onu yalnız bırakanı yalnız bırak, onu seveni sev, ona buğzedene buğzet. Sonra şöyle buyurdular: "Allah’ım, şahit ol!"

92. Ey halk! Biliniz ki; ben de insanım. Allah’ın daveti bana yakında gelecektir. Ben de onu kabul edeceğim. İşte size ben iki mühim ve en değerli emaneti miras bırakıyorum. Bunlardan birincisi Kuran, ikincisi benim Ehlibeytim. Allah’ın huzurunda size Ehlibeytimi tavsiye ediyorum. Allah’in huzurunda size Ehlibeytimi tavsiye ediyorum. Allah’ın huzurunda size Ehlibeytimi tavsiye ediyorum. -Veda Hutbesinden-.

93. Ey Allah’ın kulları, bu Ali’nin kanı benim kanımdır, teni benim tenimdir ve canı benim canımdır. Her kim bu Ali’yi severse, beni sever beni seven de Allah’ı sevmiş olur. Ali’ye kim düşmanlık ederse bana düşmanlık etmiş olur.

94. Fatıma’yı Ali ile evlendirmemi Allah bana emretti.

95. Hayatım gibi yaşamak isteyen Ali’yi kendine Veli edinsin.

96. Hendek Savaşında Hz Ali ile Amr İbni Abdeved’in karşı karşıya geldikleri zaman “İmanın bütünüyle şirkin bütünü karşı karşıyadır.” demiştir Hz Muhammed. Ve Hz Ali galip geldiğinde"“Senin bu zaferin, Muhammed ümmetinin amellerinin tümüyle kıyas edildiğinde, şüphesiz senin bu müthiş zaferin ağır gelecektir" diyerek Hz Ali’nin bu zaferinin ne derece önemli olduğunu belirtmiştir Hz. Muhammed.

97. Her kim Allah’ın gazabını söndürmek ve amelinin Allah’ın yanında kabul edilmesini istiyorsa Ali bin Ebi Talib’i sevsin. Çünkü onun sevgisi imanı arttırır, onun sevgisi ateşin kurşunları erittiği gibi kötülükleri eritir.

98. Her kim bu Ali’yi severse, beni sever beni seven de Allah’ı sevmişs olur. Ali’ye kim düşmanlık ederse bana düşmanlık etmiş olur.

99. Her kim halifelik için Ali ile savaşırsa onu öldürünüz.

100. Her kim rahmet ile yürüyüp, rahmet ile sabahlamayı severse, zürriyetimin en faziletli zürriyet olduğunu ve vasimin (Ali’nin) en faziletli vasi olduğunu hiçbir zaman kalbiyyen şüphe etmesin.

101. Benden sonra on iki halife gelecek. hepsi de Ben-i Haşim’dendir.

102. Hiç bir peygamber yoktur ki, onunla Ali gizli olarak gönderilmiş olmasın, benimle ise açık olarak gönderilmiştir. Arapça Meali : “Me min nebi illâ ve büisa meahü Ali bâtinen ve mai zâhiren”

103. Hikmet, on parçaya bölündü, dokuzu Ali’ye verildi, kalanı da diğer insanlara pay edildi.

104. Hidayet önderi sensin ya Ali! Benden sonra hidayet arayanlar seninle hidayeti bulacaklar.

105. İçinizde bu benim kardeşimdir, vasiymdir, halifemdir, artık O’nu dinleyin ve O’na itaat edin. (Hz. Muhammed, Ebu Talib ‘in evindeki bir toplantıda, ellerini Ali’nin omuzlarına koyarak bunları söyler).

106. İmanın bütünüyle sirkin bütünü karşı karşıyadır. Hz. Muhammed, Hendek Savaşında Hz. Ali ile Amr İbni Abdevedin karşı karşıya geldikleri zaman bu sözü Hz. Ali için söylemiştir. Ve Hz Ali galip geldiginde de “Senin bu zaferin, Muhammed ümmetinin amellerinin tümüyle kıyas edildiğinde, şüphesiz senin bu müthiş zaferin ağır gelecektir’’ buyurmuşlardır.

107. İnsanların en hayırlısı geldi. (Ne zaman Hz. Ali gelse, Hz. Peygamber söylüyorlardı. : Kaynak : Taberî Tefsiri, Suyutî, Hadisi ed-Dürr’ül-Mensur, es-Savaik’ul-Muhrika, s. 96, Nur’ul-Ebsar, s. 70 ve 101.)

108. Kıyamet Günü’nde Ali bin Ebi Talib, Cennet’in yüksekliklerinde olan Firdevs Dağı’nın üzerinde bulunacak, o dağın üstünde Alemlerin Rabbinin arşı ve altında kol kol akan Cennet’in içine akan nehirler vardır, kendisi nurdan bir kürsüye oturup elinde tesnim (içecek) olacak, onun ve Ehl-i Beyt’inin velayetini kabul etmeyenler, Sırat’ın üstünden geçemeyecek. Ali o gün, sevenlerini Cennet’e, buğz edenlerini de Cehennem’e geçirecektir.

109. Kıyamet Günü olunca, kul bir adım atmadan dört şeyden sorgulanacaktır. Ömrünü nasıl tükettiğinden, bedenini nerede eksilttiğinden, malını nereden kazanıp nerede harcadığından ve biz Ehl-i Beyt’in sevgisinden.

110. Kim azminden dolayı Nuh’a, ilminden dolayı Adem’e, hilminden dolayı İbrahim’e, zekasından dolayı Musa’ya ve zühdünden dolayı İsa’ya bakmak isterse, Ali bin Ebu Talib’e baksın.

111. Kim benim hayatımı yaşayıp, benim ölümüm gibi ölmeyi istiyor ve Rabbimin diktiği Cennet’te mesken edinmeyi arzu ediyorsa, benden sonra kendine veli olarak Ali’yi seçsin, ona sadık kalanlara sadık kalsın. Benden sonra Ehl-i Beyt’ime uysun, onları kendine örnek alsın. Çünkü onlar benim soyumdurlar, benim tıynetimden yaratılmışlar ve benim ilim ve kavrayışımı kazanmışlardır. Ümmetimden onların faziletini yalanlayanlara, onlarla bağımı kesenlere yazıklar olsun. Allah onlara şefaatimi nasip etmesin.

112. Kim benim gibi yaşayıp, benim gibi ölmeyi ve bana Allah’ın va’dettiği ebedi Cennet’e gitmeyi istiyorsa, Ali ve ondan sonraki zürriyetini kendine veli edinsin. Çünkü hiçbir zaman onlar sizi hidayet kapısından çıkarıp dalalet kapısına yöneltmezler.

113. Kim, benim hayatımla yaşamayı, benim ölümümle ölmeyi ve Rabb’imin bana vadettiği Huld cennetine girmeyi arzuluyorsa, benden sonra Ali’yi, ondan sonra da zürreyitini sevmelidir. Çünkü onlar, sizi hidayet kapısından çıkarmaz ve sapıklık kapısına da sokmazlar.

114. Kuran ve Ehlibeyt ikizdir.

115. Merhaba Müslümanların efendisi, takva sahiplerinin önderi. Allah bana emretti ki, seni yaklaştırayım, sana ilim vereyim ki onunla dolasın (Hz. Muhammed bu sözü Hz. Ali’yi selamlayarak söylemiştir)

116. Mevki açısından bana oranla Harun’un Musa’ya olan mevkisine sahip olmak istemiyor musun? Ancak benden sonra peygamber olmayacaktır. Seni kendi yerime halife kılmadan gitmem doğru olmaz.

117. Müjde olsun ey Ali, hayatın ve ölümün benimle beraberdir.

118. Mümin tahifesinin ünvanı Ali’ye olan sevgisidir.

119. Müslümanlar’ın efendisi, muttakilerin (çekinenlerin) imamı hoş geldin.

120. “O’nun, bey’atınden dönenlerle, gerçekten sapıp zulmedenlerle ve ok yaydan çıkar gibi dinden çıkanlarla savaşacağım” Hz. Ali bunu Hz. Muhammed’in kendisi için söylediğini rivâyet etmiştir.

121. Onlar, Ali bin Ebi Talib’in velayetinden sorguya çekileceklerdir. (Hz. Muhammed, ’’Durdurun onları, onlar sorguya çekileceklerdir” (Saffat : 24) ayeti indiğinde beyan etmiştir.

122. Öyle bir kişiyi göndereceğim ki, Allah onu hiçbir zaman mağlup etmez. Allah ve Resulü’nü sever, Allah ve Resulü de onu severler.

123. Sen benden sonra her mü’min erkek ve kadının velisisin.

124. Sen dünya ve ahirette benim Velimsin.

125. Senin bu zaferin, Muhammed ümmetinin amellerinin tümüyle kıyas edildiğinde, şüphesiz senin bu müthiş zaferin ağır gelecektir. Hz. Muhammed, Hendek Savaşında Hz. Ali ile Amr İbni Abdevedin karşı karşıya geldikleri zaman bu sözü Hz. Ali için söylemiştir.

126. Sırat’a en sabit olanınız Ehli Beyt’imi en aşırı seveninizdir.

127. Sırrımın sahibi Ali bin Ebi Talib’tir.

128. Sizin, (yargılarda) en iyi hüküm vereniniz Ali’dir.

129. Uyarıcı-Korkutucu benim, hidayete eriştiren de Ali’dir. Ey Ali, hidayete varmak isteyenler, ancak seninle hidayeti bulurlar.

130. Ümmetimin en ileri ve gerçek hüküm vereni Ali’dir. Allah’ım O nereye dönerse, nereye varırsa O’nunla beraber ol ….”

131. Vasim, varisim, borcumu ödeyen ve vad ettiğimi yerine getiren Ali bin Ebi Talib’dir.

132. Yâ Ali, kâlellâhu li, be’astü Aliyyen me’al enbiyâi batinen ve me’ak zâhiren” Meali: “Ey Ali, Allah bana buyurdu ki: Ben Ali’yi peygamberlerle gizli olarak, seninle de açık olarak beraber gönderdim”

133. Ya Ali, benim Ehlibeytim Nuh un gemisine benzer. O gemiye binen kurtulur. Ve kim Ehlibeytime buğgz ederse helak olur

134. Ya Ali, de ki: Allah’ım, benim için kendi katında bir ahit kıl ve müminlerin kalbinde bana karşı bir sevgi bırak.

135. Ya Ali benden sonra yola gidenler, Senin gösterdin yoldan giderlerse selamete ererler.

Cevapla

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Required fields are marked *

*